/comfy/ - Comfy General

>>1897
Bol şans ve yine de dikkat et anon, sakat işler bunlar. Bunlarla duygusal bağ çok tehlikeli.
>>1898
Senin yemekyapıcının problemi neydi? Benimkinin standart bir foid olmanın ötesinde bir problemi olmadı, 13 yaşında babam öldükten sonra her gece başkalarıyla dışarı çıkıp kafe, konser, bar gezmeye başladı. Artık "benim yemekyapıcı" demem bile teknik olarak hatalı, yemek yapmak yerine para bırakıp dışarı çıkıyor. Hatta bunu eleştirdiğimde de "Biz kölen değiliz, kendi yemeğini kendin yap" diye anne kız çıkışıyorlar. Babam öldüğünden beri zaten o zamana kadar yeterli miktarda göremediğim erkek rol modelini tamamen kaybettim ve evde 2 feminen karaktere maruz kaldım, zararının farkında olsam bile artık temelli geri döndüremiyorum. Bunlar yüzünden bir ton güvensizliğim oluştu. Şanslılarsa kafayı sıyırıp ikisini de ciddi manada dövmeden önce evden ayrılacağım.

>>1901
Ben o anon değilim ama benimki tam bir narsistti. Kadın bildiğimiz kitaplarda, filmlerde gördüğümüz annelerin çocuklarına gösterdiği sevgiyi hiçbir şekilde göstermedi bana. Hep bir psikolojik baskı ve şiddet altında yaşadım. Hep çatık kaşlar, kaba bir ses tonu, kişiliğimi ayaklar altına almak vs.

Şimdi ayrı evdeyim ne arıyorum ne soruyorum, Umrumda değil ama bıraktığı izler bir anda yok olmuyor.

>>1903
Arayıp sormayarak en iyisini yapıyorsun. Ben de mümkün olan en kısa zamanda onları hiç aramayacağım ekonomik bağımsızlığa kavuşmaya çalışıyorum.

>Umrumda değil ama bıraktığı izler bir anda yok olmuyor.
Bu en büyük problem, sorunun nerede ve ne şekilde olduğunu anlasan bile çözemiyorsun çünkü yapına işlemiş oluyor. Geçmiş olsun ve bol şans anon.

>>1901
Benimkisi özsevgisi, özsaygısı olmayan şizoid'in teki anon. Onca felakete ve çekip gitme imkanımıza rağmen beni ufak yaştan itibaren bu felaketlerin içerisinde bıraktı. "Çocuklarım anası babası ayrı büyümesin" diye millete tavır takınıp bütün felaketlerin suçlusuymuş gibi hissettirdi ufak yaşımdan itibaren. Evde ebeveynlerin ne birbirini ne de çocuklarını s*klediği yok kendimi bildim bileli. Hepsi kendi alemini yaşıyor. Çocukluğundan beri her şey yolundaymış gibi davranıp sıçanlayan, yüzünü doğru dürüst bile göremediğin bir kadınla yaşadığını düşün. Ortada aile ortamı diye bir şey yok ve sen olup biteni bi bacak veletlikten itibaren anlamaya çalışıyorsun. Ortamı hayal et.

İnsan içine çıkamayan şizo'nun teki olduğu için küçük yaştan beri ona destek olmaya çalıştım. Sonra biraz toparlasa da hiçbir şey olmamış gibi sıçanlamaya devam etti ve olan biten tersliklerle ilgili en ufak bir uyarı, nasihatte vs. bile bulunmadı. Hiçbiri sevgi nedir hayatları boyunca yaşamamış. Sevgi nedir bilmedikleri gibi karşılarındaki insanların sevgisini ve fedakarlıklarını anlayamıyorlar da. Hepsi sadece yarım yamalak zorunlu görevlerini yapıp geri çekiliyorlar. Yarım akıllı sosyopat gibi hepsi.

Fizyolojik ve nörolojik olarak bitik durundayım. Kafadan sakat birine dönüştüm. En ufak şey bende bağımlılık yapıyor. Çok rahat kumar bağımlısı olabiliyorum. Canlıdan futbok bahsi alıp tutunca gaza gelip kasayı sıfırlıyorum falan her seferinde harbi aptal biriyim. Bu şekilde onbinlerce kamal kaptırdım yıllar boyu. Yıllardır kendime üst baş almıyorum. Hala lise zamanında alınmış şeyleri giyiyorum. Yılda bir falan bizimkiler kendilerine alıp beğenmedikleri t-shirt'leri falan veriyorlar. İnsanlara karşı duruşum, bakışlarım hepten bozuk. Göz teması falan kesinlikle yok öyle şeyler. Konuşma bozukluğum da var. İnsan içine çıkınca bendeki anormalliği fark etmeleri en fazla 10 saniye sürüyor. Hele kızların davranışı hepten fena onlar çok daha iyi seziyor bendeki bozukluğu. Örneğin personel kızlar tipimden dolayı önce bir irkilme yaşayıp ardından ben iletişim kurmaya çalışınca saniyeler içerisinde önce içten içe bir rahatlama ve ardından hafiften acıma moduna giriyorlar. Daha kurmaya çalıştığım ilk cümlede bitiyor benim için her şey. Halbuki kötü bir niyetim de yok, başıma ne geleceğini bildiğim için sadece ürünlerle veya fiyatlarla vs. ilgili bir şey sormaya çalışıyorum çoğu zaman sadece. Konuşurken ya robotik konuşuyorum yada tamamen her kelimeyi düşünmem gerekiyor dolasıyla bir türlü frekans tutturamıyorum. Mecburen grup içerisine girdiğimde çok nadir de olsa bulunduğum ortamdan kopup ortada dönen muhabbetin fiilinden kopuk bir şekilde bir anda kafamdaki olayla ilgili şeyler söylemeye başlıyorum.

Kalakaldım öyle şimdi ben de özsaygısını yitirmiş bir sıçan olarak kendimi toparlamaya çalışıyorum yıllardır. Nasıl düzelirim bilmiyorum. Tek yapmam gereken osuruktaPost too long. Click here to view the full text.

>>1907
Ne diyeceğimi bile bilemedim anon. Bu dünyada en büyük kazığı ilgisiz, sevgisiz ebeveynler atıyor.

>Örneğin personel kızlar tipimden dolayı önce bir irkilme yaşayıp ardından ben iletişim kurmaya çalışınca saniyeler içerisinde önce içten içe bir rahatlama ve ardından hafiften acıma moduna giriyorlar. Daha kurmaya çalıştığım ilk cümlede bitiyor benim için her şey.
Özellikle bu söylediğin cidden çok kötüydü. Çözülmesi kolay bir durum hiç değil. Olursa askerliğin faydası olur, oradan sağlam arkadaşlıklar kurabilirsen senin için dönüm noktası bile olabilir. Gerçi son düzenlemelerle böyle arkadaşlıklar da oluşmuyor sanırım, çok basit işlere döndürmüşler. Ama ben henüz gitmedim, gitmeme de daha çok uzun yıllar var, bilemiyorum.

>>1815
Zaten gün içerisinde istediği şekilde zihinsel aktivitelerle uğraşabilen birisi olsam meditasyona başlamazdım anon.

>>1816
Bilinçdışının seni yönlendirmesini engelleyen her şey bir nevi meditasyondur anon. Müzik dinlerken bilinçdışını o müziğe göre şekillendiriyorsun demektir bu. Eğer müzik dinlerken kontrolsüz hayallere kapılmıyorsan sen de bir nevi meditasyon yapıyorsundur.

Ben de her gün 20 dakikalık meditasyon yapma alışkanlığı edinmek istiyorum. Şimdilik somut bir faydasını gördün mü OP?

>>1821
Dediğim gibi gün içerisinde insanlara karşı daha sakin durabilir hale geldim anon otist gitmiyorum eskisi gibi.

40 dakikalık salı meditasyonunu da aradan çıkardım. İnanılmaz feciydi anonlar daha meditasyona başlamadan önce kendimle psikolojik harekat yürütmem gerekti. Neredeyse meditasyonu tamamen bırakacaktım o derece. Normalde günde 20 dk tek atan ben meditasyonun daha 17.dakikasında kalan süreye bakarken buldum kendimi. Tek atamadım ama en azından totalde 40 dakikayı tamamladığım için mutluyum umarım ilerde sorunsuz hale gelir.

gerillaiçe habbını alın

>>1835
Feminen olduğu için saçının uzun olmasını istiyor feminen erkeklerin saçı uzun olur ve onları tatlı gösterir

>>1847
şapka takma fikri iyiymiş anon bakayım evde var mı.
>>1848
yakışıklı olamıyoruz bari az da olsa tatlı gözükelim

>>1849
Seni anliyorum anon. Sacimi normalde 0a vuruyorum evde ama yakinda topluma karismam lazim diye uzatiyorum ben de artik.

>>1850
artık uzun saç daha popüler hocam bence

>>1840
Saçla başlar vücutla devam eder,aşağı çekme kendini.isteklerine kanalize ol.

>>1429
>>1418
madoka :3

OP, ateşi yaxtın mı?

>>1796
Ateşi değil ama kafayı yaktım. Artık kendi şeklime, şemalime, konuşmama, davranışlarıma ve çevreme vs. kafayı takmıyorum eskisi gibi. Sürekli kendi bölgesinde defans yapmaya çalışan ben gitti yerine rakibi ilerde karşılayıp baskı kurarak açık vermemeye çalışan ben geldi. İnsanların karşısında artık pek çekinmiyorum ama aklımdan geçenleri de tutamadan lak diye söylediğim oluyor sürekli. Gün boyu aklımdan geçen sıçan düşüncelerimi dışarıda insanların suratına söyleyebilecek haldeyim. Patavatsız bir hale büründüğüm için yine hayata karışamıyorum bir türlü dengeyi kuramadım.

İmkanım olsaydı ateşi yakar mıydım? Yakardım hem de defalarca. Ama maddi ve teknik imkanım olmadığından kendi kendimi erittim sadece.

>>1798 okula devam etmeyeceksen askerlik habbini neden almiyorsun anon

>>1799
Zaten yakında askere gideceğim anon.

Bırakamazsın

Kendimize makul hedefler seçip ya bir şekilde kolektivizme vurup insanları sağmanın bir yolunu bulacağız ya da birey olarak bir şekilde başarılı olup kendimizi gerçekleştireceğiz. İnsanlara karşı olan kin ve nefretimizi dindirmek için başka bir yol göremiyorum. Ki bu saatten sonra bir şeyler başarsak bile geçmiş travmalarımızdan hiçbir zaman kurtulamayacağımız, yaşımız çoktan ilerleyip mental ve fiziksel olarak çökmüş olacağımız için hiçbir zaman hayatı küçük yaştan itibaren başarılarla dolu, mutlu bir ortamda sağlıklı bir şekilde yetişmiş insanlar gibi olamayacağız. Yani aslında BU >>1777

Bu durumda yapılabilecek en iyi yöntem kimsenin bilmediği bir yerde Üstad Luke Smith gibi doğaya karışmak. İnsanlarla bir arada olup sürekli olarak kendimizi onlarla kıyaslamaktansa doğaya karışarak olumlu bir şekilde kendimizi sosyal izolasyona sokmanın bu hayatı çekilebilir kılacağını düşünüyorum.

ne tür başarılardan bahsediyorsun?

>>273
Senin verdiğin taktiği de çok düşündüm ama günün birinde kendimden geçip kontrolü kaybedersem hüstad gibi birine dönüşmekten korkuyorum anon kıçımda gitar kırılsın istemiyorum.

bana göre sosyal fobi tedavisi olan bir hastalık değildir. önceden sen gibiydim şimdi fındık kırıyorum diyenleri samimi bulmuyorum, benim gibileri anladıklarını da düşünmüyorum. eğer zengin değilsen yapacak hiçbir şey yok, bu işkenceyi çekmek insanlarla iletişim kurmak zorundasın. bol şans.

>>260

sırf insanların gerizekalılıkları ve şerefsizlikleri yüzünden eve kapandım ben de.

bi süre önceye kadar beni anladığını düşündüğüm bir adamla beraber iş yapıyorduk. herif son zamanlarda kafayı "alan savaşı", "ben kurdum onlar koyun" gibi salak saçma şeylerle bozdu. ekipten birine gidip benim hakkımda acayip şeyler söylemiş en sonunda topluca işten çıktık. zaten maaşı da sürekli geç ve eksik yatırıyorlardı. yine hikki hayatına döndüm sonunda.

her yerde aynı şeyler oluyor. özellikle iş hayatında sürekli insanların kuruntularıyla uğraşıyorsun. konuşarak çözülebilcek problemleri kuruntularıyla büyütüp geri dönülmeyecek boyutlara taşıyorlar. okuldan hiç bahsetmeyeceğim zaten online olduktan sonra onu da bıraktım.

doğa sporlarıyla uğraşıyordum eskiden. ormana kaçmayı düşündüğüm çok oldu ama orda da yerel halk, jandarma gibi engeller var. gördüğüme göre zaten doğayı sürekli rahatsız ettikleri için avlanmak, kulübe inşaa etmek gibi şeyler imkansız. kendi arazisinde bölgedeki otoriteden izin almadan su çıkaranlara bile karışıyorlar isterlerse.

geçen sene de yüzyüze tanışmadığım ama sürekli bir arkadaşımın bizi tanıştırmak istediği yine doğa sporlarıyla uğraşan biri kahramanladı. o da komün yaşam gibi şeyler denemiş ama sanırım hayatı rast gitmemiş, favori kamp spotunda son kampını yapıp hayatını sonlandırmış.

bir tavsiyeden öte, benim hikki hayatından uzaklaştığım birkaç senelik tecrübemden aktarabileceğim şu; Sadece maddi olarak sıkıştığımda sosyal fobime karşı gelebiliyorum. çünkü çalışmam gerekiyor ve aileme karşı oyalayıcı bir süreç oluyor. iş bulup birkaç ay çalışınca param birikiyor sonra yine sorunlarla karşılaşınca işi bırakıyorum. mağazadan ofise, ofisten inşaata birçok yerde çalıştım şu ana kadar. benim için kurtarıcı olmadı ama hizmet sektöründe çalışmak belki bazı insanlar için iyi olabilir çünkü anlaşabileceğin kişilerle karşılaşırsan perakende mağazalar, bar, kafe gibi yerler sosyal açıdan güçlendirebiliyor seni. Ama öyle yerlerde de referansın olmadan iş bulmak sadece düzenli müşteriysen mümkün olabiliyor. yaşadığın şehrin önemi de büyük.

>>300
Şu an ne durumdasın anon?

>>273
Anon aradan geçen 1 yıldan uzun sürenin ardından çok daha umursamaz ve vahşi birine dönüştüm. Yıkıcı eril enerjiyle yüklendim. Artık saflığımdan, endişelendiğimden veya korktuğumdan kendimi geri çekmiyorum eskisi gibi. Sürekli alttan alıp iyi biriymişim gibi takılıyorum aileme ve çevreme karşı. Oyun oynamak gibi gelmeye başladı bana bu durum. İçten içe gülüyorum onların halini hatrını sorarken bile.

Fakat işsiz, iş deneyimi sıfır ve diplomasız bir sıçan olduğumdan dolayı hala daha aynı ortamda tıkılı kaldım. Yakında gitmek zorunda kalacağım için özellikle ailemin halini çok merak ediyorum. Bu mallar sürekli birbirini yiyip bana ve kardeşime karşı her haltı ederken "çocuklarımız anası babası ayrı büyümesin" diye bizi millete karşı bahane edip birlikteliklerinin suçunu bile ufacık yaşımızda bize yükleyerek hayatımızı mahvettiler. İnsanın ailesiyle mutlu bir anı olmaz mı hiç? Sosyopata çevirdiler bizi. Ama artık dediğim gibi hiç iplemiyorum. Evin tüm iletişimi benim üzerimden dönüyor bir de ilgilenmem için akrabaların her boku bana kitleniyor. Ben bir şekilde çekip gittğimde ayrılacaklar büyük ihtimalle.

İnandığınız varlık hepinize düzgün aile nasip etsin. Mal aile ve akrabalar çok kötü. Özellikle de mal anne çok kötü. Bebeklikten itibaren içten içe eritiyor insanı yahudi gibi. Çocukluğumdan beri kaçmam gerektiğini bildiğim halde rahatsızlıklarımdan ötürü gidemedim şu ana kadar.

Bu şarkının bu versionu çok ii

OP açılışı Rocky şarkıları ile yapmışsın ama bu iki efsane Rocky parçası nerde

[YouTube] Rocky Soundtrack - No Easy Way Out (embed)

[YouTube] Rocky III • Eye of the Tiger • Survivor (embed)

>>994

Bu tiradı açanın barış admin olduğunu düşünüyorum. Kendisi Trchande hep rocky postlardı. Galiba o

>>1573
>okuması kolay
huxley'nin cesur yeni dünyası

>>1542
Ben başladım %13ünü bitirdim. Günde 30dakika-2saat arası okuyorum ama bayağı uzun baktım 35 saat toplam.

Komünizm ve diyalektik materyalizm hakkında habbı veren kitap önersenize

>>1542
yaw ne istediniz barbarlar ;__;

Kendimizin ve insanların davranışlarını anlamaya, analiz etmeye, çevremizdekilerle sağlıklı iletişim kurma ve manipüle etmeye yönelik kitap önerir misiniz anonlar?

>>213
sende obsesif kompülsif bozukluk falan gelişmeye başlamış olmasın anon?

>>215
Bilmiyorum anon her hangi bir profesyonel tarafından teşhis falan konulmadı. Ama gün içerisinde bazen en ufak şeyde bile sinirlenip duruyorum bazı günler de odamdan hiç çıkasım gelmiyor hüzünlenip duruyorum napıcağımı bilemiyorum.

MEDİTASYON.
aynı şeyleri ben de yaşıyordum meditasyon direkt çözdü sorunu.
başlarda kısa bir süre zorlanırsın sonra alışırsın anonum.

>>213
Anon OKB olmuş kek

>>215
>>1619
Bizimkiler bazen buzdolabının kapısını kapatmayı beceremediği için kontrol etmeye başladım. Buzdolabı kapısı derken ocak, evin kapısı ne varsa dönüp dolaşıp kontrol eder oldum.

>>1618
Ne sıklıkla meditasyon yapıyorsun? Ne zamandır yapıyorsun? Yaparken sadece nefesine mi odaklanıyorsun?

>>163
slovakyada arkadaşım var, kız hayatı yaşıyor valla

bence orası da düşünülebilir.

kültürel olarak sıkıntı çekeceğimizi düşünmüyorum sonuçta temelde slav kültürü

bilmiyorum anonlar, siz ne düşünüyorsunuz ^^

>>163
Ar*p çöl zencisi olmayan her ülkede yaşanır

>>163

Finlandiyayı bilmiyorum ama baltık ülkeleri batı avrupanın en kötü ülkesi, intihar rateleri sovyet binaları etc

>>1661
baltık ülkeleri batı avrupada değil anon
intihar rateleri yüksek çünkü ülkede yaşayan insan sayısı fazla değil ve bu yüzden sıkıcı. türkiyeden fazla eğlenebilirsin ama çünkü ülke başına mülteci sayısı 50 gibi

Batıya gidince biz de "doğulu göçmen" sıfatını taşıyacağız ki öyleyiz. Comfy'de olduğumuz için çok uzatmak istemiyorum ama bu milletin bu içi boş kibrini anlamak güç. Bir batılının "türkler de beyazdır gelin kardeşlerim" diyeceğini mi bekliyorsunuz? Nigger'dan, mülteciden farkınız mı olacak? Gideceğiniz ülkede ırkçılığın az olması sizin yararınıza bir şey şunun bir farkına varamadınız gitti.