>>5069Dissosiyasyon.
Varlığımın bana uzun süreli tatmin sağladığını, kendini uzun bir süre belli ettiğini hatırlamıyorum. Haftada, belki ayda bir farkına varıyorum yaşadığımın ve birkaç saniye ellerime bakıyor, damarlarla kasları inceliyor, etrafımı izliyor ve hayatımın vaziyetini düşünüyorum. Genelde sonrasında unutuyorum ve beni kontrol eden pilot kontrole devam ediyor.
Küçükken babamın ve dayılarımın davranışlarını kopyalıyordum, onların sözlerini ve mimiklerini içselleştirdiğim için taklit etmesi pek zor olmuyordu. Sonrasında bu birçok yakınım ya da basit insanlar üzerinde sürüp gitti. Bu yaşıma kadar öyle çok insanı görüp kopyaladım ki artık "ben" diyebileceğim birinden ziyade yaşamına tanık olduğum ve sempatiyle izlediğim biri var. Çok mutlu olduğum veya hislenip yaşama isteğiyle dolduğum anlar hariç hep intihara meyilliyim, ama yaşamak sorun olmadığı sürece -mesela sevdiğim bir kişinin bana verdiği önemi azalttığını fark ettiğimde, örnekleri çoğaltabilirim.- intihar fikirleri içinde debelenmektense kendime biraz çekidüzen veriyor ve otopilota geri dönüyorum. bu dönemler çok ıstıraplı oluyor, odanızdaki eşyaların yerini değiştirdiğinizde birkaç gün boyunca uyanıp birkaç saniyeliğine nerede olduğunuzu anlayamamanız hissinin günlerce, haftalarca sürdüğünü hayal edin. neden böyle olduğunu hep düşünmüşümdür ama yanıtını da hiç bulamadım. mutlu olduğum anlar, ki bunlar genelde kimi konseptleri kafamda tam oturtabildiğim anlar ya da takdir edildiğim anlar olur, ve bağlandığım kimi şeylerin yokluğunda duyduğum yoksunluk hariç pek bir şey hissetmem. bunun ne kadar sinir bozucu olduğunu, bu boşluğu bu kadar vurdumduymazca es geçişimin sinir bozuculuğunu örtbas etmek için, kederimi "hakikaten" hissedebilmek adına eskiden kendime zarar verirdim. bu halimden şikayetçi değilim, hayatım da memnun olduğum şekliyle ilerliyor. ileride psikolojik sorunlarımın diğer anonun dediği gibi üstünü örtmek yerine üstesinden gelebilirsem nihai bir "ben" olabilirim belki.
umarım fazla kafa şişirmemişimdir. demek istediğim o ki, siz sevgilinizle dolaşır veya tartışırken, belki sevgilim yok diye hislenirken bir sokak ötenizde bir yabancı üzüntüyü, öfkeyi, nefreti ve sizin pek iyi bildiğiniz onlarca hissi hiçbir zaman tam yaşıyamıyor, hissedemiyor olabilir. koca evrendeki kısa süreli varlığınızın ne kadar "nadir" ve değerli olduğuna bir kez daha bakın anonlar, ve kendinize iyi bakın.